Elinizdeki kitap, Şah İsmailin çok yönlü kişiliğini ve çalkantılı hayatını derinlemesine inceleyen bir biyografi çalışmasıdır. Sadece siyasi ve askeri başarılarına odaklanmak yerine, Şah İsmaili bir bütün olarak ele almaya çalıştık, onu bir lider, bir şair, bir derviş ve bir insan olarak anlamaya dikkat gösterdik. Bu bağlamda, kitap hem tarihi kaynaklara hem de edebi eserlere başvurarak Şah İsmailin çok boyutlu portresini çizmeyi hedeflemektedir.
Şah İsmailin hikayesi, 15. yüzyılın sonlarında, Timur İmparatorluğunun dağılmasıyla başlayan siyasi ve dini çalkantılarla doludur. Bu dönemde İran, birbirleriyle mücadele eden küçük beyliklere bölünmüş, siyasi istikrarsızlık ve mezhep çatışmaları toplumun her kesimine sirayet etmişti. İşte böyle bir ortamda, henüz çocuk yaşta olan İsmail, Safevi tarikatının liderliğini devralır ve kısa sürede etrafına geniş bir mürit kitlesi toplar.
Ancak Şah İsmailin hikayesi, sadece siyasi bir iktidar mücadelesinden ibaret değildir. O, aynı zamanda Kızılbaşlar olarak bilinen ve kendisine sadık bir şekilde bağlı olan Türkmen aşiretlerini bir araya getirerek yeni bir siyasi ve dini kimlik inşa etmiştir. Bu yeni kimliğin temel taşı, Şah İsmailin ilan ettiği ve İranda resmi mezhep haline gelen On İki İmam Şiiliğidir.
Bu karar, sadece İranın dini yapısını değiştirmekle kalmamış, aynı zamanda bölgesel güç dengelerini de altüst etmiştir. Zira o dönemde Sünni Osmanlı İmparatorluğu, İranın batı sınırında büyük bir tehdit oluşturmaktaydı. Şah İsmailin Şii kimliğini öne çıkarması, iki imparatorluk arasında kaçınılmaz bir çatışmanın fitilini ateşlemiştir.
Elinizdeki kitap, Şah İsmailin çok yönlü kişiliğini ve çalkantılı hayatını derinlemesine inceleyen bir biyografi çalışmasıdır. Sadece siyasi ve askeri başarılarına odaklanmak yerine, Şah İsmaili bir bütün olarak ele almaya çalıştık, onu bir lider, bir şair, bir derviş ve bir insan olarak anlamaya dikkat gösterdik. Bu bağlamda, kitap hem tarihi kaynaklara hem de edebi eserlere başvurarak Şah İsmailin çok boyutlu portresini çizmeyi hedeflemektedir.
Şah İsmailin hikayesi, 15. yüzyılın sonlarında, Timur İmparatorluğunun dağılmasıyla başlayan siyasi ve dini çalkantılarla doludur. Bu dönemde İran, birbirleriyle mücadele eden küçük beyliklere bölünmüş, siyasi istikrarsızlık ve mezhep çatışmaları toplumun her kesimine sirayet etmişti. İşte böyle bir ortamda, henüz çocuk yaşta olan İsmail, Safevi tarikatının liderliğini devralır ve kısa sürede etrafına geniş bir mürit kitlesi toplar.
Ancak Şah İsmailin hikayesi, sadece siyasi bir iktidar mücadelesinden ibaret değildir. O, aynı zamanda Kızılbaşlar olarak bilinen ve kendisine sadık bir şekilde bağlı olan Türkmen aşiretlerini bir araya getirerek yeni bir siyasi ve dini kimlik inşa etmiştir. Bu yeni kimliğin temel taşı, Şah İsmailin ilan ettiği ve İranda resmi mezhep haline gelen On İki İmam Şiiliğidir.
Bu karar, sadece İranın dini yapısını değiştirmekle kalmamış, aynı zamanda bölgesel güç dengelerini de altüst etmiştir. Zira o dönemde Sünni Osmanlı İmparatorluğu, İranın batı sınırında büyük bir tehdit oluşturmaktaydı. Şah İsmailin Şii kimliğini öne çıkarması, iki imparatorluk arasında kaçınılmaz bir çatışmanın fitilini ateşlemiştir.
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 500,00 | 500,00 |
| 2 | 260,00 | 520,00 |
| 3 | 180,00 | 540,00 |
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 500,00 | 500,00 |
| 2 | 260,00 | 520,00 |
| 3 | 180,00 | 540,00 |