Ekonomik Entegrasyon Avrupa Birliği ve Türkiye

Stok Kodu:
9786052328989
Boyut:
16*24
Sayfa Sayısı:
331
Basım Tarihi:
Mart 2018
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
1.Hamur
Dili:
TÜRKÇE
%18 indirimli
260,00
213,20
Taksitli fiyat: 3 x 76,75
Temin süresi 4 gündür.
9786052328989
2168308
Ekonomik Entegrasyon Avrupa Birliği ve Türkiye
Ekonomik Entegrasyon Avrupa Birliği ve Türkiye
213.20

İçindekiler

Birinci Bölüm

Bölgeselleşme: Teorik ve Tarihsel Arka Plan
1.1. Bölgeselleşmenin Ekonomi Politiği
1.2. Ekonomik Küreselleşmenin İçeriği
1.3. Bölgesel Ekonomik Entegrasyon Türleri
1.4. Bölgeselleşmenin Tarihsel Gelişimi
1.5. Gelişmekte Olan Ülkeler ve Bölgesel Entegrasyon

İkinci Bölüm

Avrupa Birliği: Tarihçe ve Kurumsal Gelişim
2.1. AB'nin Kuruluş Felsefesi ve Varoluş Kaygıları
2.2. AB'nin Tarihsel Gelişimi
2.3. AB'nin Genişleme Süreci
2.4. Kopenhag ve Maastricht Kriterleri
2.4.1. Kopenhag Kriterleri
2.4.2. Maastricht Kriterleri
2.5. AB'nin Kurumsal Yapısı

Üçüncü Bölüm

Türkiye ve Avrupa Birliği İlişkileri
3.1. Türkiye-AB İlişkileri: Tarihsel Gelişim
3.2. Ankara Anlaşması (1963)
3.3. Katma Protokol (1970)
3.4. Gümrük Birliği (1995)
3.5. Türkiye-AB İlişkilerinde Tarımın Rolü
3.6. AB Sürecinin Türkiye Açısından Önemi

Dördüncü Bölüm

Avrupa Birliğinin Ekonomik Analizi ve Geleceği
4.1. Avrupa Birliği'nin Ekonomik Analizi

ÖNSÖZ

Bugün Avrupa Birliği-Türkiye ilişkileri gergin, limoni. Bir zamanlar, çok değil daha on-onbeş yıl önce, AB'den müzakere tarihi alabilmek ve tam üyelik müzakerelerini başlatabilmek için Türkiyede reform üstüne reform yapılıyor, AB ile bütünleşmenin önemi her platformda tartışılıyor, liderlerimizden gelen mesajların da etkisiyle Türkiyede AB'ye kamuoyu desteği zirveye tırmanıyordu. Ne olduysa oldu, son yıllarda AB ile ilişkilerimiz giderek bozuldu, gerginleşti. Bunda Birliğin Türkiyeye verdiği bazı sözleri tutmaması kadar, Arap Baharı ve Suriye krizi bağlamında yaşanan gelişmeler ve Türkiyenin giderek daha bağımsız bir dış politika yörüngesine kaymasının da rolü var. Gerilimin siyaseten kazandıracağı prim ve safları sıklaştırma etkisi de göz önüne alındığında, ilişkilerin gerilmesi sanırız daha anlaşılabilir bir hal alır.
Her şeye rağmen Türk siyasetçilerinin AB üyeliğinin Türkiye için stratejik bir hedef olduğunu sık sık vurgulamaları önemlidir. Sadece Almanya'da 4 milyon, Avrupa'da ise 5 milyona yakın vatandaşımızın yaşadığı, dış ticaretimizin yaklaşık %40'ının AB ile yapıldığı, Türkiyeye yönelik turizm ve yabancı yatırım akımlarının ezici çoğunluğunun Avrupa kaynaklı olduğu göz önünde bulundurulursa, Birlik ile ilişkileri germenin veya köprüleri atmanın Türkiyenin çıkarına olmayacağı, her türlü izahtan varestedir. Daha da önemlisi, Türkiyenin demokratikleşme ve sivilleşme sürecine Avrupa Birliği tam üyelik sürecinin yaptığı katkıları inkar etmek akılcı değilidir. Bütün sular durulduktan, Ortadoğu'nun sıcak ve kaygan taşları yerine oturduktan sonra, AB ile ilişkiler yeniden ve daha olumlu bir mecraya girecektir.
Elinizdeki kitabın ilk baskısı Orion Yayınları tarafından 2006 yılında yapılmıştı. Aradan 12 yıl geçti, hem kitabın mevcudu kalmadı, hem rakamlar eskidi, hem de Türkiye-AB ilişkilerinde köprülerin altından çok sular aktı. Yani, yeni bir baskının zamanı gelmişti. Biz de gereğini yaptık.
Kitap birçok bakımdan yenilendi, güncellendi, gözden geçirildi, içeriği kısmen değiştirildi ve zenginleştirildi; böylece yeni bir çehreye kavuştu.
İlk olarak, bölgeselleşme ve bölgesel ekonomik entegrasyonun teorik ve tarihsel arka planının tartışıldığı genişçe bir bölüm eklendi. Ekonomik entegrasyon üzerine kavramsal ve kuramsal açılımlar yapıldı; bölgesel iktisadi bütünleşmenin türleri açıklandı; bölgeselleşmenin tarihsel gelişimi masaya yatırıldı. Gelişmekte olan ülkeler açısından bölgesel entegrasyonun önemi ve aşarılı olma koşulları üzerinde duruldu. Böylece kitap, sadece bir Avrupa Birliği inceleme kitabı olmaktan çıktı ve daha geniş bir içeriğe kavuştu.
İkinci olarak, Avrupa Birliği eksenli olarak 2006-2016 arasında geçen on yıllık dönemde meydana gelen gelişmeler ilave edildi. Olaylar ve yakın tarihte meydana gelen gelişmeler içeriğe dâhil edildi. Güzel bir yol haritası sunan Türkiye-AB ilişkileri kronolojisi son yılın gelişmelerini içerecek biçimde güncellendi.
Üçüncü olarak, tablo ve grafikler güncellendi, rakamlar mümkün mertebe kesinleşmiş son verilerle yenilendi. Bazı tablo ve grafikler çıkarılırken, bazı yeni tablo ve grafikler ilave edildi.
Son olarak, bazı bölümler birleştirildi, bazıları sadeleştirildi, yeniden düzenlendi, böylece daha sade bir görünüm ortaya çıktı.
Kitap bölgesel iktisadi bütünleşme, ekonomik entegrasyon ve Avrupa Birliği ile ilgilenen başta lisans ve lisan üstü çalışmalar yapan üniversite öğrencileri olmak üzere geniş bir yelpazeye hitap edecek şekilde hazırlanmıştır. Ortalama bir okuyucuyu ilgilendirecek pek çok malzeme taşıması bakımından da bu kitabın oldukça vaatkar olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle, Avrupa Birliği ile ilgili doğru bilinen yanlışlar ve AB-Türkiye İlişkileri Kronolojisi, genel bir resmin çekilebilmesi açısından ortalama bir okuyucu için fevakalde yol göstericidir.

İçindekiler

Birinci Bölüm

Bölgeselleşme: Teorik ve Tarihsel Arka Plan
1.1. Bölgeselleşmenin Ekonomi Politiği
1.2. Ekonomik Küreselleşmenin İçeriği
1.3. Bölgesel Ekonomik Entegrasyon Türleri
1.4. Bölgeselleşmenin Tarihsel Gelişimi
1.5. Gelişmekte Olan Ülkeler ve Bölgesel Entegrasyon

İkinci Bölüm

Avrupa Birliği: Tarihçe ve Kurumsal Gelişim
2.1. AB'nin Kuruluş Felsefesi ve Varoluş Kaygıları
2.2. AB'nin Tarihsel Gelişimi
2.3. AB'nin Genişleme Süreci
2.4. Kopenhag ve Maastricht Kriterleri
2.4.1. Kopenhag Kriterleri
2.4.2. Maastricht Kriterleri
2.5. AB'nin Kurumsal Yapısı

Üçüncü Bölüm

Türkiye ve Avrupa Birliği İlişkileri
3.1. Türkiye-AB İlişkileri: Tarihsel Gelişim
3.2. Ankara Anlaşması (1963)
3.3. Katma Protokol (1970)
3.4. Gümrük Birliği (1995)
3.5. Türkiye-AB İlişkilerinde Tarımın Rolü
3.6. AB Sürecinin Türkiye Açısından Önemi

Dördüncü Bölüm

Avrupa Birliğinin Ekonomik Analizi ve Geleceği
4.1. Avrupa Birliği'nin Ekonomik Analizi

ÖNSÖZ

Bugün Avrupa Birliği-Türkiye ilişkileri gergin, limoni. Bir zamanlar, çok değil daha on-onbeş yıl önce, AB'den müzakere tarihi alabilmek ve tam üyelik müzakerelerini başlatabilmek için Türkiyede reform üstüne reform yapılıyor, AB ile bütünleşmenin önemi her platformda tartışılıyor, liderlerimizden gelen mesajların da etkisiyle Türkiyede AB'ye kamuoyu desteği zirveye tırmanıyordu. Ne olduysa oldu, son yıllarda AB ile ilişkilerimiz giderek bozuldu, gerginleşti. Bunda Birliğin Türkiyeye verdiği bazı sözleri tutmaması kadar, Arap Baharı ve Suriye krizi bağlamında yaşanan gelişmeler ve Türkiyenin giderek daha bağımsız bir dış politika yörüngesine kaymasının da rolü var. Gerilimin siyaseten kazandıracağı prim ve safları sıklaştırma etkisi de göz önüne alındığında, ilişkilerin gerilmesi sanırız daha anlaşılabilir bir hal alır.
Her şeye rağmen Türk siyasetçilerinin AB üyeliğinin Türkiye için stratejik bir hedef olduğunu sık sık vurgulamaları önemlidir. Sadece Almanya'da 4 milyon, Avrupa'da ise 5 milyona yakın vatandaşımızın yaşadığı, dış ticaretimizin yaklaşık %40'ının AB ile yapıldığı, Türkiyeye yönelik turizm ve yabancı yatırım akımlarının ezici çoğunluğunun Avrupa kaynaklı olduğu göz önünde bulundurulursa, Birlik ile ilişkileri germenin veya köprüleri atmanın Türkiyenin çıkarına olmayacağı, her türlü izahtan varestedir. Daha da önemlisi, Türkiyenin demokratikleşme ve sivilleşme sürecine Avrupa Birliği tam üyelik sürecinin yaptığı katkıları inkar etmek akılcı değilidir. Bütün sular durulduktan, Ortadoğu'nun sıcak ve kaygan taşları yerine oturduktan sonra, AB ile ilişkiler yeniden ve daha olumlu bir mecraya girecektir.
Elinizdeki kitabın ilk baskısı Orion Yayınları tarafından 2006 yılında yapılmıştı. Aradan 12 yıl geçti, hem kitabın mevcudu kalmadı, hem rakamlar eskidi, hem de Türkiye-AB ilişkilerinde köprülerin altından çok sular aktı. Yani, yeni bir baskının zamanı gelmişti. Biz de gereğini yaptık.
Kitap birçok bakımdan yenilendi, güncellendi, gözden geçirildi, içeriği kısmen değiştirildi ve zenginleştirildi; böylece yeni bir çehreye kavuştu.
İlk olarak, bölgeselleşme ve bölgesel ekonomik entegrasyonun teorik ve tarihsel arka planının tartışıldığı genişçe bir bölüm eklendi. Ekonomik entegrasyon üzerine kavramsal ve kuramsal açılımlar yapıldı; bölgesel iktisadi bütünleşmenin türleri açıklandı; bölgeselleşmenin tarihsel gelişimi masaya yatırıldı. Gelişmekte olan ülkeler açısından bölgesel entegrasyonun önemi ve aşarılı olma koşulları üzerinde duruldu. Böylece kitap, sadece bir Avrupa Birliği inceleme kitabı olmaktan çıktı ve daha geniş bir içeriğe kavuştu.
İkinci olarak, Avrupa Birliği eksenli olarak 2006-2016 arasında geçen on yıllık dönemde meydana gelen gelişmeler ilave edildi. Olaylar ve yakın tarihte meydana gelen gelişmeler içeriğe dâhil edildi. Güzel bir yol haritası sunan Türkiye-AB ilişkileri kronolojisi son yılın gelişmelerini içerecek biçimde güncellendi.
Üçüncü olarak, tablo ve grafikler güncellendi, rakamlar mümkün mertebe kesinleşmiş son verilerle yenilendi. Bazı tablo ve grafikler çıkarılırken, bazı yeni tablo ve grafikler ilave edildi.
Son olarak, bazı bölümler birleştirildi, bazıları sadeleştirildi, yeniden düzenlendi, böylece daha sade bir görünüm ortaya çıktı.
Kitap bölgesel iktisadi bütünleşme, ekonomik entegrasyon ve Avrupa Birliği ile ilgilenen başta lisans ve lisan üstü çalışmalar yapan üniversite öğrencileri olmak üzere geniş bir yelpazeye hitap edecek şekilde hazırlanmıştır. Ortalama bir okuyucuyu ilgilendirecek pek çok malzeme taşıması bakımından da bu kitabın oldukça vaatkar olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle, Avrupa Birliği ile ilgili doğru bilinen yanlışlar ve AB-Türkiye İlişkileri Kronolojisi, genel bir resmin çekilebilmesi açısından ortalama bir okuyucu için fevakalde yol göstericidir.

ZİRAAT BANKASI
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 213,20    213,20   
2 110,86    221,73   
3 76,75    230,26   
İŞ BANKASI
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 213,20    213,20   
2 110,86    221,73   
3 76,75    230,26   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat