O Yıl

Stok Kodu:
9786253695330
Boyut:
14*20
Sayfa Sayısı:
408
Basım Tarihi:
Kasım 2025
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
TÜRKÇE
Kategori:
%18 indirimli
395,00
323,90
Taksitli fiyat: 3 x 116,60
Aynı gün kargo
9786253695330
2102485
O Yıl
O Yıl
323.90

Yıl 1915. Conkbayırı görkemli bir zafere hazırlanıyor. Herkes aynı soruyu soruyor birbirine: "Çanakkale'den haber var mı?" Toplumun bir hikâyesi olduğu gibi, yazgısı değişen her bireyin de yazılmaya değer bir hikâyesi var o günlerde...
Ahmet Altan, O Yıl 'da, imparatorluğun her köşesinde ayrı bir ateşin yandığı günleri, çatışan fikirler, söylenemeyen cümleler, tutulamayan sözler üzerinden anlatıyor. Bir yanda iki kardeşin farklı uçlara savrulma hikâyesi, diğer yanda Türk subayı Ragıp ile sürgüne yollanan Ermeni hemşire Efronya'nın emirler, yollar, tren vagonları tarafından engellenen aşkı… "Ölüleriyle konuşan" Osman'a, anlatılanları hem dinleme hem aktarma görevinin verildiği romanda, o çalkantılı dönemde yaşayanların zihnine girilerek çoksesli bir atmosfer yaratılıyor, tarihin girdaplı sayfaları bir kez de kurmaca evrende açılıyor.

Gerçekleri ölu¨ler biliyordu. Osman buna inanıyordu. "Hayatı ölu¨lerden öğreneceksin... Yaşayanlar hayat hakkında bir şey bilmiyor çu¨nku¨," demişti bir keresinde Efronya. Kapısına ailesinin hizmetkârlarından birinin bıraktığı konserveleri yiyerek, dedesinden kalan eski usul entarisiyle odalardan odalara dolaşarak yaşadığı bu ıssız konakta yalnızca ölu¨leriyle konuşuyordu. Hayattan, canlılardan, bugünden vazgeçmiş, daima ileriye gitmek zorunda olduğu söylenen zamanın hoyrat zorbalığından kurtulmuştu, istediği her şeyi görebildiği, bu¨tu¨n sırları çözebildiği geçmişin içinde zamana hu¨kmederek dolaşıyordu.

Yıl 1915. Conkbayırı görkemli bir zafere hazırlanıyor. Herkes aynı soruyu soruyor birbirine: "Çanakkale'den haber var mı?" Toplumun bir hikâyesi olduğu gibi, yazgısı değişen her bireyin de yazılmaya değer bir hikâyesi var o günlerde...
Ahmet Altan, O Yıl 'da, imparatorluğun her köşesinde ayrı bir ateşin yandığı günleri, çatışan fikirler, söylenemeyen cümleler, tutulamayan sözler üzerinden anlatıyor. Bir yanda iki kardeşin farklı uçlara savrulma hikâyesi, diğer yanda Türk subayı Ragıp ile sürgüne yollanan Ermeni hemşire Efronya'nın emirler, yollar, tren vagonları tarafından engellenen aşkı… "Ölüleriyle konuşan" Osman'a, anlatılanları hem dinleme hem aktarma görevinin verildiği romanda, o çalkantılı dönemde yaşayanların zihnine girilerek çoksesli bir atmosfer yaratılıyor, tarihin girdaplı sayfaları bir kez de kurmaca evrende açılıyor.

Gerçekleri ölu¨ler biliyordu. Osman buna inanıyordu. "Hayatı ölu¨lerden öğreneceksin... Yaşayanlar hayat hakkında bir şey bilmiyor çu¨nku¨," demişti bir keresinde Efronya. Kapısına ailesinin hizmetkârlarından birinin bıraktığı konserveleri yiyerek, dedesinden kalan eski usul entarisiyle odalardan odalara dolaşarak yaşadığı bu ıssız konakta yalnızca ölu¨leriyle konuşuyordu. Hayattan, canlılardan, bugünden vazgeçmiş, daima ileriye gitmek zorunda olduğu söylenen zamanın hoyrat zorbalığından kurtulmuştu, istediği her şeyi görebildiği, bu¨tu¨n sırları çözebildiği geçmişin içinde zamana hu¨kmederek dolaşıyordu.

ZİRAAT BANKASI
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 323,90    323,90   
2 168,43    336,86   
3 116,60    349,81   
İŞ BANKASI
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 323,90    323,90   
2 168,43    336,86   
3 116,60    349,81   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat