Yoğun bir emek ve çabanın, meşakkatli bir sürecin ürünü olan bu kitap, "Türkiyede hayvan hakları aktivizmi" üzerine yazılmış "ilk ve tek" kitap olma özelliğine sahiptir. Hayvan hakları alanında aktif olarak faaliyet gösteren STKların iletişim çalışmalarını ve kampanyalarını inceleyen kitap; hayvanların kullanıldığı, sömürüldüğü, yaşam haklarının gasp edildiği ve özellikle hayvanların "eğlence nesnesi" olarak metalaştırılıp (kimi zaman köleleştirilerek) eğlence aracına dönüştürüldüğü üç alanı işaret eder. Bu üç alan aynı zamanda Türkiyedeki aktivist örgütlerin kısmen başarı gösterdikleri alanlar olarak da diğer sömürü alanlarından farklılaşarak kendini gösterir.
"Yunus gösteri merkezleri ve yunus parklar", "atlı faytonlar" ve "avcılık" vakaları, Türkiyede hayvanların eğlence nesnesi olarak kullanımına yönelik makro çapta başarı elde edilen üç alan olarak öne çıkar. Dolayısıyla bu üç vaka çerçevesinde Türkiyede hayvan hakları alanında mücadele veren sivil toplum kuruluşlarının hak mücadelesindeki yeri ve rolü belirlenmeye çalışılmıştır. Alandaki bu kuruluşların yaptıkları iletişimsel beceri, çalışma, faaliyet ve kampanyalar dönemsel olarak incelenerek halkla ilişkiler strateji ve taktiklerini nasıl kullandığına yönelik olarak da hem bir arşiv çalışması oluşturulmuş hem de sivil toplum kuruluşları ile yapılan mülakatlar neticesinde elde edilen veriler ışığında bir analiz ortaya konmuştur. Tüm bu bilgiler ışığında, Türkiyede hayvan hakları savunuculuğu ve aktivizmi yapan STKların hayvan hakları alanındaki iletişim çalışmaları ve kampanyaları ele alınarak bir model önerisi sunulmuştur.
Yoğun bir emek ve çabanın, meşakkatli bir sürecin ürünü olan bu kitap, "Türkiyede hayvan hakları aktivizmi" üzerine yazılmış "ilk ve tek" kitap olma özelliğine sahiptir. Hayvan hakları alanında aktif olarak faaliyet gösteren STKların iletişim çalışmalarını ve kampanyalarını inceleyen kitap; hayvanların kullanıldığı, sömürüldüğü, yaşam haklarının gasp edildiği ve özellikle hayvanların "eğlence nesnesi" olarak metalaştırılıp (kimi zaman köleleştirilerek) eğlence aracına dönüştürüldüğü üç alanı işaret eder. Bu üç alan aynı zamanda Türkiyedeki aktivist örgütlerin kısmen başarı gösterdikleri alanlar olarak da diğer sömürü alanlarından farklılaşarak kendini gösterir.
"Yunus gösteri merkezleri ve yunus parklar", "atlı faytonlar" ve "avcılık" vakaları, Türkiyede hayvanların eğlence nesnesi olarak kullanımına yönelik makro çapta başarı elde edilen üç alan olarak öne çıkar. Dolayısıyla bu üç vaka çerçevesinde Türkiyede hayvan hakları alanında mücadele veren sivil toplum kuruluşlarının hak mücadelesindeki yeri ve rolü belirlenmeye çalışılmıştır. Alandaki bu kuruluşların yaptıkları iletişimsel beceri, çalışma, faaliyet ve kampanyalar dönemsel olarak incelenerek halkla ilişkiler strateji ve taktiklerini nasıl kullandığına yönelik olarak da hem bir arşiv çalışması oluşturulmuş hem de sivil toplum kuruluşları ile yapılan mülakatlar neticesinde elde edilen veriler ışığında bir analiz ortaya konmuştur. Tüm bu bilgiler ışığında, Türkiyede hayvan hakları savunuculuğu ve aktivizmi yapan STKların hayvan hakları alanındaki iletişim çalışmaları ve kampanyaları ele alınarak bir model önerisi sunulmuştur.
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 565,50 | 565,50 |
| 2 | 294,06 | 588,12 |
| 3 | 203,58 | 610,74 |
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 565,50 | 565,50 |
| 2 | 294,06 | 588,12 |
| 3 | 203,58 | 610,74 |